2 Haziran 2020 Salı

SORULAR

   Nerenin başlangıcı bu? Neyin ruhu? Ait olduğum tüm masalsı dünya şimdi nerede? Neredeyim ben? Kimim? Ne yapmaya çalışıyorum? En doğru yol hangisi? Peki yanlışlar nerede? Tüm işleyiş bir düaliteden mi ibaret? Bu işleyişin amacı nedir? Kaos mu? Düzen mi? Aslında kaos gibi görünen tüm bu dinamizmin kendi kendini işleten, fark edemediğimiz bir düzeni mi var? Huzur nerede? Tüm bu  çaba neden? Uğruna çalışıp didindiğimiz, başarı addettiğimiz kurgusal düzlemlerde hayali inşalar yaptığımız, tüm benliğimizi, saydamlıktan ibaret olan bu çöplüğe gömmemizdeki mantık ne? Yaşamak dediğimiz karmaşa bu mu? 

    Mutlu  olmak demek, olması gerekeni yapmak demek, tüm özgürlüğümüzü, sahip olduğumuz en değerli olgulardan olan zamanı, her ay bize verilecek olan bir tomar kağıt parçası için heba etmek demek midir? O bir tomar kağıdın gerçekliği nedir? Getirisi nedir? Götürüsü nedir? Bu nasıl bir çukur ki içinde kokuşmuşluğun, çürümüşlüğün, leşliğin en kesif kokularını barındırırken, çoğunluğu kendine bu denli çekebilme kabiliyetine sahip? 

    Sevgi ve iyilik nerede? Yaşamın özü olan bu iki gerçek ne oldu da insanlığı bu boyutta terkedebildi? Evet her şey zıddı ile kâim ve zıt kutuplar her zaman var olacak. Var olmak zorunda ki iki kutup da birbirini tanımlayabilsin. Zira bu işleyişin temel yapısı bunun üzerine kurulu. Fakat bu zıtlığın siyah ile gösterilen kutbunun oran olarak bu şekilde artması, üç cümle önceki sorumun da cevabını kendi içinde barındırıyor olsa gerek. Ters orantı. Bu ters orantıyı tersine çevirmek her birimizin yegâne amacı olmalı. 
    
    Soruların arasında kaybolmaya başladığınızda emin olun çıkacağınız iki yol olacak. Tüm bu ilerleyişin kuvvetle muhtemel en doğrusal anlamlarını barındıran iki yol. Sevgi ve iyilik... Yüreğinde sevgi ve iyiliği barındıran, düalitenin aydınlık tarafı nerede? Herkes nereye gitti?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder